TRAFİK KAZALARINDA UĞRANILAN ARAÇ DEĞER KAYBININ TAZMİNİ
Araç Değer Kaybı Nedir?
Kaza yapan bir aracın, olası bir satışının dikkate alınarak ikinci el piyasasında değer kaybetmesine araç değer kaybı denmektedir. Kaza sonrasında araç muayene ve bakım işlemlerinden geçmiş olsa da bu durum aracın satış fiyatında düşüşe neden olmaktadır. Kısacası aracın kazadan önce ikinci el piyasasındaki değeri ile kaza sonrası ikinci el piyasasındaki değeri arasındaki farka araç değer kaybı denmektedir.
Zira kaza sonrasında araç parçaları orijinal parçalarla değiştirilse dahi araç kayıtlarda kusurlu olarak kaydedilmektedir.
Araç Değer Kaybına Başvuracak Kişi
Kaza sonrasında diğer araç sahibine oranla daha kusurlu olan sürücü, araçta meydana gelen değer kaybının sorumluluğunu üstlenmektedir. Değer kaybının tutarı kusurlu sürücü tarafından karşılanmaktadır. Kısacası kazanın meydana gelmesinde az kusurlu olan veya kusuru bulunmayan sürücünün aracında meydana gelen zararını karşılayacak taraf kazaya kusurlu hareketiyle sebep olan taraftır. Dolayısıyla araç değer kaybına ilişkin talepler meydana gelen kazada kusurlu araç sürücüsüne ve trafik sigortasında karşı öne sürülecektir. Bu talep sigorta şirketine yazılı başvuruyla yapılmaktadır.
Özetle, meydana gelen trafik kazasında kusuru bulunmayan taraf, kazaya kusuruyla sebep olan aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası’nı düzenleyen sigortacısına kısacası trafik poliçesini düzenleyen sigorta şirketine yazılı olarak başvuruda bulunabilmektedir.
Araç Değer Kaybının Hesaplanması
Araç değer kaybının hesaplanması çeşitli faktörlere bağlıdır. Aracın üretim yılı, kilometresi, markası ve modeli, hasar geçmişi, trafiğe çıktığı tarih ve piyasa değeri gibi faktörler hesaplamada dikkate alınmaktadır.
Bununla birlikte araçtaki hasar miktarı ve kilometre katsayısı da önem taşımaktadır. Araçta oluşan toplam değer kaybı; baz değer kaybı, hasar boyutu ve aracın yıpranma düzeyi çarpılarak elde edilmektedir. Bu hususta ekspertiz raporu ve hasar tespit tutanağı ile araçtaki değer kaybı ve kusurlu veya kusursuz olan tarafların belirlenmesi sağlanmaktadır.
Zira Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/13770 E., 2016/2007 K. Sayı ve 22.02.2016 tarihli kararında “taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı; ancak, mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda araç değer kaybı hesaplamasının doğru yapılmadığı; davacı aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar göz önünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) hususlarında denetime elverişli bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği” hususu vurgulanmıştır.
Bu durumda sigorta eksperleri değerleme uzmanı olarak faaliyette bulunarak yukarıdaki esaslar çerçevesinde değer kaybını tespit edecektir.
Aracı değer kaybı yaşayan aracın işlemleri sigorta tarafından karşılanacaktır.
Bununla birlikte araç rayiç değerinin %25’ini aşan değer kaybı talepleri ise sigorta şirketleri tarafından karşılanmamaktadır.
Ticari amaçlı araçlarda ise tazminat, değer kaybı tazminatının %50’si şeklinde belirlenmektedir.
Araç Değer Kaybını Kapsayan Sigorta Poliçeleri
Araçların trafiğe çıkması için zorunlu trafik sigortasına ve kaskoya sahip olması gerekmektedir. Zorunlu trafik sigortası ve kasko değer kaybının karşılanmasında etkili olmaktadır. Zorunlu trafik poliçesi tüm sürücüleri koruma altına alarak maddi ve manevi kaybın karşılanmasını üstlenmektedir. Bununla birlikte birden fazla aracın kazaya karışması halinde zorunlu trafik sigortası yalnızca kusursuz veya daha az kusurlu sürücüye ödeme yapmaktadır. Kazada kusurlu sürücülerin mal ve can güvenliği kasko sigortasıyla teminat altına alınmaktadır.
Sigorta şirketlerinin çeşitli paketlerinde araç değer kaybının karşılanması da yer almaktadır.
Değer Kaybı Başvurusu Yapılması
Söz konusu başvurunun yapılabilmesi için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir.
İlk şart olarak başvuru yapan tarafın mağduriyetinin bulunması gerekmektedir. Yani buradan anlaşılması gereken kazaya neden olan sürücünün araç değer kaybı için hak talebinde bulunabilmesi mümkün değildir. Bununla birlikte söz konusu durumun istisnası da bulunmaktadır. Kasko sözleşmesinde kişinin bu talepte bulunabileceği belirtilmiş ise kişi sigorta şirketinden hak talep edilebilecektir.
Bir diğer şart ise kaza gerçekleştikten sonra 2 yıl içerisinde araç değer kaybı başvurusunda bulunulması gerekmektedir. Başvuru yapılmadığı durumda hak kaybı yaşanacaktır.
Değer kaybı başvurusunun yapılmasında hasar tespit tutanağı, servis raporu, ekspertizden alınan belge, sigorta poliçesi, tanık gösterilecek kişilerin listesi, kaza sonrası araca dair bilgi, belge ve fotoğraflar yer almalıdır. Bu belgeler sigorta şirketine iletilmelidir.
Sigorta Şirketinin İşlem Yapmaması Halinde
Sigorta şirketleri, değer kaybı talebiyle kendisine başvurulduğu takdirde değer kaybını karşılamak zorundadır. Bununla birlikte bu sigorta şirketi değer kaybı talebini 15 gün içinde yanıtlamaz veya talebi reddettiği yanıtını verirse hukuki yollara başvurulabilecektir.
Hukuki yolların ilki Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurulmasıdır. Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurulabilmesi için uyuşmazlık yaşanan sigorta kuruluşunun Sigorta Tahkim Komisyonu’na üye olması gerekmektedir.
Sigorta şirketinin değer kaybı talebini cevaplandırmaması veya reddetmesi halinde Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurulabilmektedir.
Bununla birlikte değer kaybı talebinde bulunacak taraf dava yoluyla da değer kaybının tespit ettirilmesini ve karşılanmasını sağlayabilmektedir.